Almanya’dan başlayıp Karadeniz’e dökülen ve bu sırada 10 ülke, 25 şehirden geçen Tuna Nehri‘nin ayırdığı en güzel şehir; yani Macaristan’ın başkenti Budapeşte; hem gecesi, hem de günüzüyle Avrupa’nın en güzel şehirlerinden birisidir. 5 günlük Budapeşte seyahatim sırasında gezdiğim yerleri Budapeşte Gezilecek Yerler yazımda bulabilirsiniz.…
Adriyatik Denizine kıyısı bulunan Karadağ, 90’lı yıllarda Yugoslavya iç savaşı nedeniyle yaşadığı ekonomik ve kültürel krizin etkisinden son yıllarda kurtulmuş ve dünyada turistler tarafından yeni keşfedilen rotalardan birisi haline gelmiştir. Karadağ’ın bu yeni döneminde ülke genelindeki tüm kültürel varlıklar restore edilmiş, deniz ve doğa turizmine oldukça fazla yatırım yapılmıştır. Her ne kadar küçük bir ülke olsa da, benim Balkan coğrafyasında en sevdiğim ülke olmuştur. Bu yazımda Karadağ ile ilgili önemli bilgileri ve gezilecek yerleri bulabilirsiniz.…
Arnavutluk, balkan coğrafyasında yer alan küçük ve gelişmekte olan bir ülkedir. Müslüman nüfusun çoğunlukta olduğu ülkenin en dikkat çeken özelliği Müslüman ve Hristiyanların bir arada yaşayarak, aynı zamanda farklı inanç gruplarında evliliğin yaygın olmasıdır. Bu yazımda Arnavutluk ile ilgili bilgileri ve gezilecek yerleri okuyabilirsiniz.…
Balkanların en güzel ülkelerinden biri olan Makedonya; kültürel, deniz ve doğa turizmi ile birlikte, Türkiye’ye olan yakınlığı, çok sayıda uçuşun olması ve ucuzluğuyla yurtdışı seyahatleri için ülkemizde oldukça popüler destinasyonlardan birisidir. Bu yazımda Makedonya’da gezilecek şehirler ve önemli yerlerle ile ilgili bilgileri bulabilirsiniz.…
Vizesiz Balkanlar Gezi Rehberi
Geçtiğimiz sene vizesiz olması sebebiyle kısa süreli bir balkanlar turu yapmıştım. Bu gezim 9 gün sürmüş ve beklediğim gibi gezememiştim. Özellikle şehirler/ülkelerarası ulaşımda epey sıkıntı yaşadığım için “Vizesiz Balkan Ülkeleri İçin Gezi Planı Yapmak” adında bir yazı yazdım. İlerleyen zamanlarda ise o yazı blogda en çok okunan yazılardan birisi oldu ve çok sayıda yorum geldi. Ben de onun ikinci versiyonunu yazmaya karar verdim. Daha doğrusu bu sefer uzun süreli bir balkanlar turu yaptım ve bu yazıyı o yüzden yazma ihtiyacı hissetim 🙂…
Mostar‘da kaldığım hostelden check-out yapacağım sırada hostel görevlisi nereye gideceğimi sormuştu. Ben de “Jajce” demiştim. O da bana aynen; “burada binlerce kişi kaldı ve ilk defa Jajce’ye gidecek birini görüyorum” dedi. Mostar’dan herkes Saraybosna, Dubrovnik ya da Karadağ’a geçiyormuş. Ancak Jajce’yi gezdikten sonra iyi ki hostel görevlisini dinlemeyip gelmişim dedim kendi kendime 🙂…
Dubrovnik, Hırvatistan’ın en güneyinde bulunan ve ülkenin turizm yükünü çeken şehridir. Özellikle Game of Thrones dizisinin bazı sahnelerinin burada çekiliyor olmasından dolayı son yıllarda turist sayısında ciddi artış yaşamış ve popülaritesi artırmıştır. Merak edip biraz turist sayılarına baktım, 2014 yılında 813.363 yabancı turist Dubrovnik’i ziyaret etmiş. Bu sayı bir önceki yıla göre %13, ondan önceki yılsa %10 oranında artış göstermiş. En çok ziyaret edenlerse İngilizler, sonrasında Amerikalı’larmış.…
35 gün süren InterRail seyahatimde İspanya’nın tüm popüler ve turistik şehirlerini gezdikten sonra son durağım Madrid olmuştu. Özellikle Barcelona başta olmak üzere Endülüs bölgesinde bulunan şehirlerin ardından (Sevilla, Granada ve Cordoba), Madrid ile beklentim epey yüksekti ancak hiç tahmin ettiğim gibi bir şehirle karşılaşmadım. Beklentilerimin epey altında kalan Madrid ile ilgili gezi notlarımı bu yazımda bulabilirsiniz.…
İspanya’nın güneyinde, Endülüs bölgesinde yer alan ve oldukça zengin bir tarihe sahip olan Granada, fazla beklentim olmadan gittiğim ancak hem turistik, hem de kültürel anlamda beni fazlasıyla etkileyen bir şehir oldu. 3 günlük Granada seyahatim sonunda “Sen neymişsin be Granada” diyerek ayrıldığım şehirle ilgili notlarımı bu yazımda okuyabilirsiniz.…
Sevilla denilince aklıma nedense hep 2008 yılı Şampiyonlar Ligi’ndeki o tarihi maç geliyor. Evet, 3-2 biterek uzatmalara giden ve penaltılarla kazandığımız o maç. Tarihimizde yakaladığımız en büyük başarı… Valencia’dan trenle “Sevilla Santa Justa” tren istasyonuna gelirken de aklımda hep o tarihi maç vardı. Tren istasyonuna geldim, en yakın metroya yürürken o da ne? Sol tarafta Roman Sanchez Stadyumu. Dönüp şöyle bir baktım, demek Deivid o 2 golü burada atmış, Edu penaltıyı burada kaçırmış, Volkan maçta 2 hatalı gol yemiş ancak penaltılarda 3 topu da çıkarmayı başarmıştı. İçimden Fenerbahçe…